corbaya ekmek dograyan entel kiz

absürt kıskançlıklar ve kısıtlanmaların olduğu bir ilişkinin toksik olmaması imkansızdır.

o kız çocuğu eğer kendini büyütebilmeyi, sevmeyi başarabilirse babasının sevgisizliği ona bir zarar vermez ama içinde ukte olarak kalan ve izi hep belli olan bir yara olarak kalmaya devam eder.

dağınık olan evde huzur vardır. yaşanmışlık, doğallık, yaşamın ta kendisi vardır.

(see: türkiye'de gündemin her daim bombok olması)

yalnızken daha mutlu olduğunu fark etmiş bir insan olabilir.

eve geldiğimde kapıyı açtığım gibi bana koşarak gelen köpeğim.

baklava.

arkadaşlarla buluşup dedikodu yapılırken içilen kahvenin üstüne tanımam.

piyano çalabilmek.

buraya sezen aksu'nun bütün şarkıları yazılabilir.
(see: sezen aksu şarkılarında geçen acımasız sözler)

insanlar size kim olduklarını anlatırlar ama biz inanmayız.
çünkü biz onların, olmasını istediğimiz kişiler olmalarını isteriz.

(see: mad men)

sıkıntılarımı anneme anlatıp kaçamıyorum artık. kendi başıma yüzleşmem gerekiyor.

eskiden sevdiğiniz, değer verdiğiniz bir insan hakkında kötü dualarda bulunmak, hakaretler etmek sizin seviyesizliğinizi gösterir. her ne olursa olsun bir zamanlar sevdiğin bir insana böyle cümleler kurabiliyorsanız siz sevmekten ve sevilmekten anlamayan yaratıklarsınız demektir.

insanların düşüncelerini çok fazla takmak derim. denizin üstünde yürümeyi öğrenseniz, kesin yüzmeyi bilmiyor diyecekler. insanları umursamayın.

sana gitme demeyeceğim.
üşüyorsun ceketimi al.
günün en güzel saatleri bunlar.
yanımda kal.


sana gitme demeyeceğim.
gene de sen bilirsin.
yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
incinirsin.


sana gitme demeyeceğim,
ama gitme, lavinia.
adını gizleyeceğim
sen de bilme, lavinia.