harbiden sildin mi

direk cinsel obje olarak görülmesinden geliyor.
bunda bir etken de medyada yayınlanan içeriklerin erkeklerin göz zevkine uygun görsel ve metinlerle süslenerek sunulmasından geliyor. medya aracılığıyla rus kadınları arzulanır hale getiriliyor.
yerel bir radyo kanalında murat karakaş isimli gazeteci mülteciler için "afganlar sakallı leş gibi..ukrayna'dan bayan mülteciler gelse daha güzel olmaz mı" derken buradan besleniyordu. suriyeli ve afgan kadınların toz toprak içindeki görüntüsüyle rus kadınların uzun mini etekli bacakları medya aracılığıyla bilinçaltımıza bu şekilde yerleştiriliyor.

ödeme kısmıyla ilgili sürenin kısa olması harbiden iyiymiş. aynı hafta uzatmadan alabiliyorsun sevdim bu işi ben varım ne kaybederim ki illa ki denk gelir bana da. kalemime güveniyorum

ben zaman derim, epey süre hayatının merkezini işgal ettiği için yavaş yavaş çıkmasını sağlayacaksın bu da ancak (görmemek şartıyla) zamanla oluyor.

yaz kızım, 200 torba çimento

karlos-yaren. yanarım yanarım ateşlere yürürüm

"niye o kadar kötü davrandın ki
kötü davranmadım, sınır koydum sadece. vaktinde koymasam sonradan gerçekten kötü davranmam gerekecekti"

acı ama gerçek.

"bir kurbanın yoldaşı o kurbandan daha çok acı çeker"

seni de göreceğiz

yönetmen ken loach ve yazar jonh berger

pinti oluşları.
daha dışarı çıkmadan nereye ne vereceğinin hesabını yapan tiplerden kaçın uzağa

ne beraber içilen çay, ne yenilen yemek ne de izlenen filmden aldığınız tatla ilişkisi vardır bu sürecin. aynı fikirde ya da ideolojide de birleşseniz hepiniz birbirinizin aynısınız, aynısı oluyorsunuz. o yüzden buradan bir şey çıkmaz.
bu çok iyi anlaştığınız anlamına gelmiyor aslında zorla kendinizi 'anlaşıyoruz' fikrine alıştırmaya çalışıyorsunuzdur.
anlaşabileceğinizin ilk işareti sanırım karşı tarafa kendini ifade etme fırsatı tanımakla başlıyor. ne yazık ki bu kültürü çok az kişide mevcut
bu kişinin kendini iyi tanımasını sağladığı gibi onu dinleyene de daha cüretkar olmasına neden oluyor.
siz araya girip ben ben edebiyatı yapmadığınız sürece kişi konuşulacak onu dinleyecek biriyle anlaşmanın zorlu sürecine girecektir. kişi edilgenlikten, aynınılıktan çıkıp 'birey' haline gelecektir.
insanlara bu fırsatı tanıyın derim