"hayır, hayır. istemiyorum seni. benim dünyama girmeye kalkma! sonra merhametsizce yıkarsın onu."
sevmek zamanı
-
-
"olmasının tek yolu, bir öneminin olmaması" wristcutters a love story
-
"aragorn : neyden korkarsınız hanımefendi?
eowyn : kafesten. ta ki yaşlılıktan ve alışkanlıktan parmaklıklar ardını kabullenip, büyük işler başarma isteği hatırdan ve gönülden silininceye kadar parmaklıklar arkasında kalmaktan."
(see: yüzüklerin efendisi) -
hiç gerçek olduğundan emin olduğun bir rüya gördün mü? ya bu rüyadan hiç uyanamasaydın o zaman gerçek dünya ile rüya arasındaki farkı nasıl ayırt ederdin? (morpheus) (see: matrix)
-
"sana tanrı hakkında bir iki sır vereyim. tanrı seyretmeyi sever. o bir oyunbazdır. bir düşünsene, insana içgüdüler verir sana bu olağanüstü yetiyi verir, sonra ne yapar dersin? sırf kendi eğlencesi için, kendi özel kozmik komedi filmi için tam zıttı kurallar koyar. gelmiş geçmiş en büyük ahmak. bak, ama dokunma. dokun, ama tatma. tat, ama yutma. ve sen sekip dururken, o ne yapar? hasta, kahrolası kıçıyla güler! hasisin tekidir! sadisttir! görevi başında bulunmayan bir derebeyidir! buna tapmak mı? asla! "
(see: şeytanın avukatı) -
"lanet bir keşi karı diye aldım" (tony montana) (see: yaralı yüz)
-
"iyi insanlar kendilerini affedemedikleri için cehenneme gider." (see: aşkın gücü)
-
arzu ettiğin şeyler, beklemekten vazgeçtiğin anda gerçekleşir. bu; hayatın 'sen bakarken soyunamıyorum' deme şeklidir.
(see: zindan adası) -
"have you ever seen a human heart? it looks like a fist wrapped in blood." - closer
-
"eğer şiddet doğru olansa, o zaman bu dünyada sevgiye yer yok demektir. kimbilir belki de öyledir. ama benim böyle bir dünyada yaşayacak gücüm yok."
(see: the mission)