dizi olarak kurtlar vadisi.
film olarak kurtlar vadisi filistin.
yahu dinlediniz mi denk geldiniz mi bilmem ama, kurtlar vadisinde o tersten ezanın etkisi ne ya. cidden kimin nasıl ne şekilde aklına gelmiş ama mükemmel müzik. cidden tersten ezan bu arada. şarkıyı tersten çevir diyorsunuz, ezan oluyor.
entries (380) - page 19
-
diziler arasında jenerik müziği en güzel olanlar
-
güne bir şiir bırak
"aya gidilecek
daha da ötelere,
teleskopların bile görmediği yere.
ama bizim dünyada ne zaman kimse aç
kalmayacak,
korkmayacak kimse kimseden,
emretmeyecek kimse kimseye,
yermeyecek kimse kimseyi,
umudunu çalmayacak kimse kimsenin?
işte ben komünistim bu soruya karşılık
verdiğim için."
(see: nazım hikmet)
edit: zamanında not defterime eklediğim, okumaktan haz aldığım bir nazım hikmet şiiri. -
alerjik rinit
2-3 kere hapşırma kısmını görünce aklına polat alemdar yahut efe karahanlı yahut ali candan gelenler butonuyum.
edit: veya sayın mehmet karahanlı -
hayat kalitesini düşüren şeyler
çok etken sayabilirm, hatta sayayım, madem cumartesi günü istemsizce erkenden kalktım.
ilk olarak yaşadığımız ülkenin eğitim seviyesinin düşük olması, yani aileden tut toplum içine, toplum içinden okul içindeki eğitime kadar her yerdeki eğitim seviyesinin düşüklüğü sizin de hayat kalitenizi düşürüyor ve olumsuz etkiliyor.
bir diğer sebep "çok paranın" birçok şey satın alabilmesi ve bu sebeple de insanların özellikle kariyerlerini düşünürken çok para kazanabilecekleri mesleği seçmeleri. bu da karşıdaki insanın hayatını olumsuz etkiler, şöyle açıklayayım. diyelim ki normalde hiç doktor düşüncesi olmayan biri sırf maaşı güzel diye doktor olma arzusunda olursa, yahut bir hukukçu, sırf para düşünerek hukukçu olursa veyahut bir öğretmen, sırf parası birçok mesleğe nazaran iyi olduğu için öğretmen olmayı tercih ederse; o doktordan tedavi olanın vay haline, o hukukçuya işi düşenin vay haline, o öğretmenden eğitim alacak öğrencinin vay haline. buna ne sebep oluyor, başta da dediğim gibi o ülkenin çok fazla para ile yönetilmesi ve her şeyin para temelli olması. ülke bunu gerektirdiği için böyle düşünerek bu meslekleri seçen insanlara da pek bir şey diyemiyorum, nihayetinde para kaygısı olmadan yaşamak arzulamak, gayet standart, normal bir arzudur.
bu bahsettiğim iki örnek de görüldüğü üzere, yaşanılan ülke ile bağlantılı etkenler. bunların haricinde de ele alınabilecek kişisel yahut toplumsal açıdan şöyle bir sebebe değinebilirim.
bir söz vardır, "kişi kendisi çevresindeki en çok görüştüğü beş insanın ortalamasıdır" anlamına gelen bir sözdü, şu an tam aklımda bulunmuyor. bu sebeple kişinin, bireyin çevresinde bulunan kişi ve kişilerin eğitimi, statüsü, hayata bakış açısı, hayatı anlamlandırma şekli ne kadar iyiyse sizin de o kadar iyi olmaya meyilli olurken, durum diğer türlü olduğunda ise sizin de hayat kaliteniz daha düşük olmaya meyilli olur. -
tat kaçıran olaylar
kolanın gazının kaçması.
gün içinde yaşadığımız, normalde pek de büyük olmayan fakat can sıkan olaylar silsilesi. -
küfür etkisi yaratan ama küfür olmayan cümleler
gazı kaçmış kola.
-
kahvaltının olmazsa olmaz iki ögesi
bence çokokrem mutlaka olmalı ya, ya da sarelle.
-
bir gün mutlaka gideceğim denilen yer
kendi mezarım
-
erkekleri yatağa atma rehberi
genel itibariyle karşıdaki erkek sürekli olarak cinsel arzuları ile hayatını idame ettiren biriyse, buna dair herhangi bir meyil verilmesi durumunda zaten kolayca kendisi bunu kabul edecektir.
fakat cinsel arzulardan keyif alamayan biriyse zor.
edit: imla hatası. -
küfür etmeme kararı almak
bir insan ne kadar küfür ederse etsin, bana göre "çevresinde bulunan şartlar doğrultusunda" kendisini alıştırdığında mümkün oldukça hayatından çıkarabiliyor.
-
intihar etmekten vazgeçme nedenleri
hayatta yaşama gayem olmasa da kendime zarar verip hayatıma son verecek bir cesaretim olmaması.
-
neden evlenmiyorsun sorusuna alternatif cevaplar
muhtemelen bir insanla uzun süre aynı evde yaşamayı kaldıramam, bir de aynı oda. hem de aynı yatakta uyumak, yok ya benlik olay değil, yalnızlığımı seviyorum.
not: 27 yaşında bir yazar beyanı. -
tıbbın çare bulamadığı hastalıklar
kesinlikle egzama. son 2-3 yıldır yüzümün bazı yerlerinde çıkıyor, burun kenarı, alnım, alnımın çevreleri yani bir süre sonra artık sıkıyor. merhemini veriyor doktorlar, çıktıkça süreceksin diyorlar. tamam hani sürdükçe geçiyor da, olay geçmesi değil, olayı yeniden oluşması. geçiyor, belli süre sonra kaşıntı vs oluyor sonra artık çok kaşımaktan mı ya da neden bilmiyorum yeniden aynı yerlerde oluşuyor. bir ara üzerine gidip böyle egzamaya merhem yerime gün içinde kapatıcı tarzı şeyler sürüyordum. şimdi ona da üşeniyorum artık. olduğu gibi bırakıyorum, yoruldum yani ne yapayım.
-
can sıkan unutkanlıklar
dün meysu marka kolayı hızlıca soğusun diye buzluğa koydum akşam 9 gibi. neyse unutmuşum hiç komple aklımdan çıkmış. bugün iş çıkışı akşam 6 gibi aileme söyledim haliyle bu soğukta kimsenin buzlukla işi olmadığından ben söyledikten sonra farkedilip buzluktan çıkarıldı. eve bir geldim ki haliyle donmuş. saat 9 oldu, aradan yaklaşık 3 saat falan geldi işte daha yarım bardaklık zor erimiş, tadı da kötü olmuş zaten.
bu unutkanlığımdan gına geldi, sürekli olarak buzlukta bir şeyler unutuyorum. -
mış gibi yaşamak
yaşamış gibi yaşamak yahut yaşıyormuş gibi yaşamak.
entry içeriğine dair bir not ve dua: kasım 2023'ten beri bana ne oldu ya, hayatımda hani işler çok da yolunda gitmezdi de. hani bu kadar yolunda gitmediği de pek olmazdı.
sayın yaradan, biliyorsun ki işler yolunda gitmiyor pek, bir yerlerden acilen reset tuşuna basmalı yahut en azından bir ctrl+alt+delete. kişiye kaldıramayacağından fazlası yüklenmiyorsa eğer, ciddi anlamda son noktaya doğru gidiyorum, ki farkındasın hissediyorum. lütfen bir mola ya.